Blog içeriğimi asrizamanlar.tumblr.com adresine taşıdım... Buradaki kayıtları arşiv amacıyla saklıyorum.

20 Haziran 2008

Türkler hakkında bilmemiz gereken 10 şey

Bugünkü Hırvatistan-Türkiye çeyrek final maçı öncesinde Hırvat basınından Karmen Horvart ve Gorona Banjeglav'ın hazırladığı "Türkler hakkında bilmeniz gereken 10 şey" adlı çalışma çok keyifli olmuş. Bir yerlerde Türkçe çevirisini bulursam onu da yapıştırırım buraya. Şimdilik bununla idare edelim.

Ten Things You Need To Know About The Turks

1. If a Turk at a football match tells you `Ananin amina kale kurar sabah aksam mac yaparim`, this means you were given an imaginative Turkish insult, i.e. `I will put goals in your mother`s cu** and play football all day long`. Quite suitable for football matches.

`Ananin amina cam dikerim, golgesinde seni sikerim trans` is yet another “tough” Turkish swear expression, meaning `I`ll send a small pine tree in your mother`s cu** and fu** in its shade`. Apart from vulgarity, the Turks can brag with the number of names morally challenged women (Kashar, Fahise, Kaltak, Kahpe, Orospu).

2. Gestures for `yes` and `no` can be rather confusing in Turkey: `yes` is achieved by raising your head up, while`no` is achieved with an identical gesture while lifting your eyebrows and clicking your tongue at the same time.

3. Putting your index finger and thumb together in a circle does not mean `OK` in Turkey. In fact, you are calling the person a homosexual, which is exceptionally insulting to them.

4. It is not a rare site to see two men holding hands in Turkey, while walking down the street. This does not mean they are homosexuals, but very good friends. In addition, friends say hello by kissing each other on the cheek, regardless of what gender.

5. Turks `stare` at people more than the westerners are used to. If a Turk intensely stares at you, this does not mean he is ready to attack, he simply finds you interesting.

6. The gesture of placing your thumb between your index and middle finger is the most vulgar gesture known in Turkey.

7. A thumb up in the air represents hitchhiking, nothing else.

8. The hardest question to ask the Turks is whether they are European or Asian. If you do ask it, you can expect extensive essays on the country`s territory, history, mentality, customs…

9. You will have a hard time making friends with the Turkish football fans because, after the English, they are the most aggressive fans in the world (they have already spatted with the Swiss at this EURO competition).

10. If you manage to make friends with Turkish football fans, the most important thing you need to know is that the Turkish word for beer is `bira`.

Kaynak: http://www.javno.com/en/sports/clanak.php?id=157163

Sigara yasak esrar serbest



Hollanda’da 1 Temmuz’dan itibaren restoran, cafe ve kamuya açık yerlerde sigara içmek yasaklanacak, ancak esrar yine serbest olacak.

Esrar, genelde tütün ile birlikte sigara şeklinde kullanıldığı için, ortaya çıkan ikilem, yetkili yetkisiz herkesi meşgul etmeye başladı. İşletmeciler, tütünsüz esrar kullanımı için yöntemler geliştiriyor.

Yasağın, kafelerin sonunu getirebileceği belirtilirken, bunun da sakıncalı olduğunun altı çiziliyor. Kafeler için geliştirilen yöntemlerden biri de nargile. Ancak nargilede, tütün yerine esrar plakası kullanılıyor.

19 Haziran 2008

İstanbul Kent Orkestrası Müdürü


Kent orkestrası için harika bir CV. İstanbul'a hayırlı olsun!

Celal Sevencan, 1954 yılında Trabzon'un Of ilçesinde doğdu. 1975 yılında tamamladığı ortaöğreniminin ardından, 1976 yılında Samsun Yüksek İslam Enstitüsü'ne girdi ve 1981 yılında mezun oldu.

Meslek hayatına 1982 yılında Bitlis Merkez Atatürk Ortaokulu'nda öğretmen olarak başladı. Bitlis ve Samsun'da çeşitli okullarda öğretmen, müdür yardımcısı ve müdürlük görevlerinde bulundu.1994 yerel seçimlerinde Refah Partisi Samsun Tekkeköy İlçe Belediye Başkan adayı olarak seçimlere girdi. Seçimlerin ardından aynı yıl içinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yazı İşleri Müdürü olarak göreve başladı. 1995 yılında atandığı Mezarlıklar Müdürlüğü'ndeki 5 yıllık hizmetinin ardından 1999 yılında İtfaiye Daire Başkanlığı'na Programcı olarak atandı. 01.05.2001 tarihinde Sosyal ve İdari İşler Müdürlüğü'ne getirilen Sevencan, 17.11.2004 tarihinde Katı Atık Yönetimi Şube Müdürlüğü'ne Asaleten Müdür olarak atanmıştır.

04.08.2006 tarihinden itibaren Kent Orkestrası Müdürlüğü'ne asaleten atanmış olan Sevencan, evli ve 5 çocuk babasıdır.

Dizi emekçileri çıktı meydane!

TV dizilerinin bölüm uzunluğu 90 dakikayı buluyor. Günde 16-18 saatlik çekim süresi dizi çalışanlarını artık isyan noktasına getirdi. Sinema emekçileri meslek örgütleri ortak bir bildiriyle duruma elkoydu

Diziler seviliyor. Üstelik bu sevgi, öyle belli bir kesime, reyting ölçüm grubuna da has değil. Kategorileri altüst edecek kadar kapsayıcı bir ilgi söz konusu. Ama dikkat! Bitmeyen bölümler, uzayan sahneler, iç bunaltıcı ayrıntılar, bu sevgiyi baltalayabilir. Yerli dizilerin akıcılık problemi, sadece seyircileri germiyor. Cephenin diğer tarafındakileri de insanüstü bir çabayla çalışmaya zorluyor. Zira her hafta 90 dakika seyirlik, günde 16-18 saat arasında değişen çekim süresi demek. Ortaya çıkan işten memnuniyetsizlik de cabası.

Bu yüzden dizi-sinema sektöründeki meslek örgütlerinin ortak basın bildirisiyle duyurduğu çalışmalar, seyirciler kadar çalışanların da derdine derman olabilir. Sine-Bir, Film-Yön, Sen-Der, SİNE-SEN, ÇASOD ve SODER, dizi süreleri ve üretim tarzı zorlukları, tekrar gösterimlerden kaynaklı telif hakkı ihlalleri gibi aksaklıkların sorunlar çözülünceye kadar takipçisi olacaklarını duyuran bir bildiri yayınladı. Dizilerde çalışanlar sanki böyle bir girişimi bekliyormuş. Kamera arkasından ve önünden isimlere ulaştık, sektörün durumunu, bu bildiriyle ilgili düşüncelerini sorduk. Meğer onlar seyirciden de daha dertliymiş.

Radikal'deki yazının tamamını okumak için tıklayın.

Radikal'den yazı dizisi: Siyasal İslam'ın Yükselişi


Radikal gazetesinden okuduğum bu yazı dizisini es geçmiş olabilecekler için paylaşmak istedim:

ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’a bağlı ‘araştırma-geliştirme’ kuruluşu Rand Corporation, ‘Türkiye’de siyasal İslam’ın yükselişi’ başlıklı 135 sayfalık bir rapor yayımladı. Türkiye’nin Kemalist devrimden AKP’nin iktidara gelişine dek siyasal İslam’la deneyimini ve AKP’nin dış politikasını inceleyen raporun en çarpıcı kısmı, Türkiye’nin 10 yıl içinde yaşaması muhtemel dört ‘alternatif gelecek’ senaryosu. Yaklaşık 60 yıldır pek çok komplo teorisinin öznesi olmuş Rand Corporation’ın Türkiye’ye biçtiği gelecek senaryoları şöyle:
Senaryo 1: AKP ılımlı, AB yönelimli bir yol izler, iktidardaki gücünü somutlaştırır. Dindarlığın kamusal alanda ifade edilmesi üzerindeki kısıtlamalarda bir miktar erozyon yaşanır fakat İslami yasaları getirmeye yönelik çaba göstermez.
Senaryo 2: ‘Sinsice İslamileştirme’ yaşanır, yeniden seçilmiş bir AKP hükümeti daha saldırgan bir İslami gündem izler.
Senaryo 3: Anayasa Mahkemesi AKP’yi kapatır, fakat kriz derinleşir. AKP muhtemelen başka bir isimle yeniden ortaya çıkarken, AB’yle ilişkilerdeki gerginlik artar.
Senaryo 4: Sosyal gerilimler öyle artar ki, ordu ya ‘yumuşak darbe’ yapar, ya da, düşük ihtimal de olsa doğrudan müdahale eder. Bu ‘senaryo’ların tam çevirisi ve raporun diğer bölümlerinin özet çevirileri bugünden itibaren Radikal’de...

Senaryo 1: AKP ılımlı, AB yönelimli bir yol izler
Senaryo 2 - Sinsice İslamileştirme

Senaryo 3 - AKP kapatılır, kriz derinleşir

Senaryo 4 - Askeri darbe

16 Haziran 2008

Sinefil.Org forum sayfaları yeniden açıldı

Bir zamanlarin kült sinema sitesi sinefil.org, "daha iyi isini yapmak" amaciyla kapanisinin ardindan gecen 3 yılın sonunda, tekrar acilmayi bir türlü beceremedigi icin klasik forumunu kaldigi yerden yeniden acti. ustelik eski üylerin yeniden uye olmalarına da gerek yok.

meraklisina duyurulur.

Sinefil.Org forumlarına gitmek için tıklayın.

ekle